Allah Teala'nın Af Ve Mağfireti



Veheb demiştir ki:

"Bir abid Allah Teala'ya elli sene ibadet etti. Allah Teala, ona:

"ben seni af ve mağfiret ettim" diye bildirdi. O da:

"Ya Rabbi, benim için neyi mağfiret ettin, çünkü ben günah işlemedim" dedi.

Bunun üzerine Allah Teala, onun boynundaki bir damara emretti, o da çarpmaya başladı. O abid uyuyamadı, namaz kılamadı, sonra damarın çarpması durdu, o da uyudu. Sonra ona bir melek geldi, boynundaki damarın çarpmasından duyduğu acıyı ona şikayet etti Melek de ona dedi ki:

"Rabbin buyuruyor ki, senin elli sene yaptığın ibadet bu damarın sakin olmasına denktir."

Kaynak:

İbn Kayyum Cezviyye-Sabredenler ve Şükredenler(İnsan yay.)
Devamını Oku »

Bir Menkıbe



Bir gün Cüneyd-i Bağdadî’ye, kabiliyet ve istidatlı bir mürid gelip hizmetinde bulunmakla beraber az vakitte çok kemal tahsil edip diğer müridlere üstün gelmiş. Diğer bir kabiliyetsiz müridi hased ve kinin­den Cüneyd-i Bağdadî’ye, “Ben yirmi seneden fazla sizin hizmetiniz­de bulundum, bu yeni müridin birkaç gün zarfında kazandığı merte­beleri tahsil edemedim” deyince; Cüneyd-i Bağdadî, itiraz eden müridi aydınlatmak için yeni mürid ile eski müridine bir tavuk verip, her birine bu tavukları tenha bir yere götürüp kesin, sizden başka hiç kimse bunubilmesin diye emretmiş. Eski mürid tenha bir yer bulup tavuğu keserek şeyhin huzuruna getirmiş. Yeni mürid bir hayli etrafta dolaşıp kesmeden canlı olarak şeyhin huzuruna getirince, şeyh müri­de “Niçin bunu kesmediniz?” demiş. Mürid, “Efendim; siz bize, siz­den başka kimsenin bilmediği bir yerde kesin, diye emretmiştiniz.

Ben de tenha bir mahal bulamadım. Zira nerede kesecek olsam HakkTeâlâ biliyor ve görüyor. Yoksa emrinize muhalefet etmedim” deyin­ce, Cüneyd-i Bağdadî, eski müride dönüp “Ey nâdân, sen yirmi sene­den fazla hizmet ettin, bu kadar irfan kazanamadın. Bu mürid ise bir­kaç gün hizmetle bulunmakla sizin gibi ahmaklara üstün geldi. Kabili­yetsiz müridlere mürşid ne çare eylesin” diye cevap vermişler. Hz. İsa (a.s.), ölü cesedi ihyadan aciz değilim, ama ölü kalpli nadanı ihyadan acizim. Eğer böyle olmasaydı, enbiya ve evliya kendi zamanlarında olan ölü kalpleri irşâd ve ihya edip bu kadar zorluk çekmezlerdi.

Aziz Nesefi,Hakikatlerin Özü(İnsan yay.)
Devamını Oku »