İslam Aleminden içki Alemine

Yahya Kemal Beyatlı, Ziya Gökalp ile ilgili hatıralarını anlatırken içki sofralarında çok coştuğunu ve eski bir şiirden şu mısraları okuduğunu söyler

İçelim içelim şarap içelim,
Nice bir gâv (öküz) gibi âb (su) içelim’'
"Şaraptan yana olur, suya karşı bu durum alır, derken, Türklerın Asya'daki şarap şehrı Fergana‘dan tutturur, ilk Şölenlere geçer, ataerkil (pederşahi) aileden şimdiki yüzyıla kadar uzanıverirdi.

Tabı, biz bu içki sofralarını anlatırken, Gökalpı özel hayalındaki içki düşkünlüğü açısından eleştirmiyoruz. Bizim için nasıl yaşadıkları değil, cemiyete bıraktıkları eserler önemlidir. Bu sofralarda dikkat çeken husus, Gökalp’in içkiye bakışında hile Türklerin eski şarap şehri Fergana'dakı şölenlerden bahsederek içkiye de Türkçü bir yorum getirmesidir. Oysaki her zamanda ve her toplumda içki içenler de içkiye karşı olanlar da vardır. Bunun milliyetçi bir yorumu olmayacağı kesindir. Fakat Gökalp, sadece içerken değil, normal zamanlarında yazdığı eserlerinde de yukarıda gördüğümüz gibi, Allah’tan korkmamayı ve günahlardan sakınmamayı bir meziyet olarak işlemiştir. Esasen Yahya Kemal de içki içen birisi olmasına rağmen, asla dindarlara irticacı dememiş, tam aksine daima İslâmî değerleri savunmuş ve “Türk devleti, aslı olan Müslüman tabakanın hamuruyla tekrar yoğrulmadıkça tam bir sıhhatle yaşayamaz” demiştir. Aynca Yahya Kemal'in düşünce dünyasında, “Fatih’in Ayasofya'da okuttuğu ezan ve Yavuz Selim’in Hırka-i Saadet önünde okuttuğu Kur’an” devletin iki manevî temelidir.

Yine o içki sofralarından birinde Gökalp, Yahya Kemal’i şöyle eleştiriyordu:

“Harabisin harabati değilsin
Gözün mazidedir ati değilsin."

Yahya Kemal ise ona şu cevabı veriyordu:

“Ne harabiyim ne harabatiyim
Kökü mazide olan atiyim

 

Hüseyin Dayı, Milliyetçiliğin Dinle Kavgası
Devamını Oku »